Araştırmacı Çevre Yazarı Türksen Başer Kafaoğlu
İyi ki gittin eski yıl, hoş geldin yeni yıl diyebilmek ne güzel. Tebdili ay ve yıllarda ferahlık vardır, diye düşünmek istenir çoğu kez. Kışa ve yeni günlere adım atmak, umut verir. Eskiden bu tarihlerde İstanbul beyazlara bürünürdü. Sokaklarda Kardan adam yapılır, kar topu oynanırdı. Aralık sonu ve Ocak Ayında kar hariç yağmurlu, güneşli, nemli ve karanlık günler karmaşası yaşandı bu kez. Botlar kalın paltolar bereler kaşkoller eldivenler şemsiyelerle kış yükü de epeyce farklıdır. Hani bir zamanlar, kış aylarında ’’Kar İstanbul’u esir aldı’’paket söylemi olurdu ya. Sanki yine yağıverecekmiş bekleyişi hep vardı. Yılbaşında bol ışıklı sokaklar gençlerle dolup taştı. Ama karın tadını çıkaramadılar. Soğuk günlerde Doğal Gaz kullanmak, yüklü faturalar nedeniyle lüks oldu. Bu nedenle bazı evlerde fosil yakıtlar devredeydi. Tabi hava kirliliği de. Alışverişler de epeyce el yakıyor. Emekli ve dar gelirlilerin geçinebilmesi epeyce zor. Dertlerle mücadele ederken bir de bakıyoruz ki aylar kayıp geçmiş. Güzel ferah ve güler yüzlü günleri özler olduk. Neler yaşamadık ki yine. Onlara ve özel günlere bakıp yeni bir aya hazırlanalım dip notlarımızla: 2 Ocak Dünya Bilim Kurgu Günüydü. İstanbul Moda Sefa Sokak’taki Özgen Berkol Bilim Kurgu kütüphanesi ve söyleşileri, bana bir başka geliyor. Sanat Galerileri, konserler, tiyatrolar, ulaşabilenin yaşamına renk katıyor. Büyük şehir Belediyesinin sosyal ve kültürel mekanları mutluluk veriyor. 4 Ocak güneşin Dünya’ya en yakın olduğu gündü. Güneş Tutulması izlendi. 7 Ocak Beyaz Baston Haftası başlangıcıydı. Gözleri gören ama Bakıp da göremeyenler, her şeyi tüm derinliğiyle gören sezileri derin dostlarımızdan ders almalı. 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günüydü, zor şartlarla mücadele eden emekçi, gazetecilerimize haber verebilme gücü dileyelim. Son yıllarda kolay değildi gazetecilerin sınavı. 18 Ocak yarı yıl tatili başlayıp, 31 Ocak’a kadar sürüyor. Bu süreçte kent trafiği, az da olsa rahatlar. Çocukların ayrım gözetmeksizin doğal ortamlarda sağlıklı yaşamaları dileğimizdir. 20 Ocak Dünya Farkındalık Günü. Yıllardır farkındalık bilgileri verilir. Ama sanki biz bize konuşmuş gibiyiz. Kimler neleri nasıl fark ediyor, ya da ediyor? burası biraz karışık. Özellikle bu ay Datça’nın Knidos kıyısında Çanakkale boğazında Marmara denizinde görülen Müsilaj ve Mavi Deniz Anaları. Trabzon’da tarım alanına, sanayi sitesi kurma hazırlığı, Eskişehir/Sivri Hisarda Mahkeme Kararına rağmen Altın Arama işlemlerinin sürmesi. Belgrad Ormanlarının Milli Parklar statüsünden çıkarılıp devredilmesi, 2024’de 1800 İşçimizin, iş cinayetlerinde kaybedilmesi gibi üzücü durumlar, devam ediyor. Aile Hekimleri, iş bırakma eylemi ve hak savunularını yaptılar. Toplumda en çok yer eden tarihi ekonomik değişim kararlarının alındığı bir gün 24 Ocak. 43.Hükümet tarafından 1980 Yılında yönetim değişikliğiyle devralınan İktsadi Temelli Kararlar ile Serbest Piyasa Ekonomisi, faiz politikası, özelleştirme ve orta direk tanımları, günümüze dek dalga dalga gelişerek yayıldı. Alınan kararlar: zengini daha zengin, yoksulu daha yoksul yaparak gelir dağılımındaki eşitsizliği ve sınıflar arasındaki uçurumu ortaya koyuyor. Yaşananlara tanık olmaya devam ediyoruz. Özel kurumlardan verim alınamıyor. Bakım ve denetim diye bir şey yok. Daha geçenlerde Gediz ve Bornova’da uçları çıplak sarkık kablolardan, çarpılan insanlarımız gündemdeydi. Çoğu özel sektör için de durum aynı. Bolu Kartalkaya’daki Otelde 78 Kişinin kaybına neden olan yangının acısı çok büyüktü. Bir üst denetimle çekidüzen verilmesi şart. ABD’de 78 Yaşındaki Donald Trump, 20 Ocak 2025 ‘de yeniden seçildi. Gelir gelmez aldığı kararlar düşündürücü. En yakın destekçisi Elon Muks. Aman Tekno Feodalizm’e dikkat. ABD’de de Hollywood yangını da uzun süre aşırı rüzgar nedeniyle söndürülemedi. Tahribat büyük boyutlarda. Neyse bakarsınız gelecek ay hep güzel haberler alırız.