Araştırmacı Çevre Yazarı Türksen Başer Kafaoğlu
Bal arılarıyla kurulan ilişki, insanlık tarihinde epeyce eskiye dayanıyor. İspanya’da yapılan kazılarda, M.Ö‘den kalma bir taş bulunmuş. Üstünde, ilk bal avcılarının, hırsızlama yapmak için kullandıkları aletlerin resimleri varmış. Böylece geçmişten günümüze dek uzanan önemli bir kanıt bulunmuş. Bu işi yapanların yöntemleri de ilginç doğrusu. Paylaşalım: Afrika’daki Zulu Kabilesi,bal kuşlarını iyi tanırmış. Bu özel Kuşlar, nerede kovan varsa o yöne doğru uçarlarmış. Bal avcıları da onları gözetleyip bala düşkün olan ayı ve porsukları o bölgeye yöneltir; İzler onlardan arta kalanlarını da kendileri için alırlarmış. Yaşamımızın önemli bir parçası olan canlıları inceledikçe, ne denli eksik olduğumuzu fark ediyorum. Örneğin bal arıları, koloni yapıları, örgütlü ve organize iletişimleriyle çağımızda insanlara taş çıkartıyorlar. Onlar, çalışkan cesur güçlü bir o kadar da özgürler. Ne var ki şaka ya da şiddetten hiç hoşlanmazlar. Tohum meyve ve sebzelerdeki çiçekleri gezerken dilleriyle emdikleri çok miktardaki balı midelerinde yavruları için polen ve nektar olarak depo ederler. Bu arada bitkiler arasındaki tozlaşmaya katkıda bulunurlar. 1750 Yıllarında ilk tozlaşmayı, Alman Koelreuter ve Sprengel keşfetmiş. Bu sevimli özgün varlıklar, topluca ve sistemli bir yaşam sürerler. Tek bir arı kolonisi, her gün yaklaşık 300 Milyon çiçeği tozlaştırabiliyor. Arıların sayısı kış aylarında %5-10 Oranında azalıyor. İklim koşulları kötü gittiğinde de %16-20’si kaybediliyor. Kirlilik ve iklim krizinin de etkisiyle, ABD’de ve AB’deki kayıpların %15-50’lere yükselmesi, kaygıyla karşılanmakta. Tabi yok oluşlarda: Herbisit, Pestisit ve diğer kimyasalların payı yüksek. Çoğu ülke, bu gibi maddelerin kullanımına sınırlama getiriyor. Ulusal ve uluslararası resmi ya da doğal yaşamı koruma örgütleri, durumun daha ciddiye alması için çalışmalar sürdürüyor.
19.Y.Y’da büyük oranda insanlar tarafından kovanlara taşınan arılar, artık daha az sayıda muhafız arıya gereksinim duyuyor. Tabi onların da Yaşam ve özellikleri, zamanla değişikliğe uğramakta. Örneğin kış uykuları kısaldı. Dış kabukları eski tarihlere göre 2 kat kalınlaştı.
%30 oranında irileştiler. Buna karşın, insanlarla kurdukları ilişkilerle ömürleri de %15 kısaldı, diyor, araştırmacılar. Arıların göz yapıları 2 adet birleşik, üç adet basit sistemden oluşur. Birleşik göz, ana arıda 3000 tane; işçi arlarda 4000; erkek arılarda ise 8000’den fazla basit gözün birleşmesinden meydana gelir. Az bir enerji ile neredeyse bir bilgisayarın işlem gücüne denk işlem yapabilirler. Polen topladığı. Saatte 1 Km hızla uçarlar. Çiçeklere başka bir arının gelmemesi için elektriksel bir alan kaplarlar. Böylece iş yaparken, gereksiz zaman kaybı yaşamamış olurlar. Hastalanan arılar, yuvadakilere virüs taşımamak için yalnız ölürler. Ayrıca bu durumda olanlar, yönlerini de kaybederler. Arılar 1 Milyon sinir hücresi Neronuna sahiptirler. Adeta bir yeryüzü haritaları vardır. Bıraktıkları izleri takip ederek yollarını bulurlar. Bir arı kolonisi, 1 kilo bal için yaklaşık dünya etrafında 5 kez dönmeye eşdeğer uçuş yaparak çiçekleri dolaşır. Yer yüzünde tahmini 20.000 Arı türü olduğu biliniyor.
İş yaparken her bir arı, ayrı bir sesle diğerlerine bilgi verir. Tehlike anında ses yükseltirler. Ana kraliçenin kendine özgü farklı bir ses tonu vardır. Antenleriyle farklı kokuları alabilirler. Arıların bacak titreşimleri nedeniyle de duyarlıkları yüksektir. Bir kovan içinde 90.000 Misafir arı bulunur. Erkek arılar, işçi arılar ve kraliçe arı hep birlikte iş bölümü yaparlar. Erkek arılar kraliçe arıyla çiftleşir ve 6 ay yaşarlar. Kraliçe arı ise 2-7 Yıl yaşar. Diğerlerinin ömürleri ortalama 1.6 Aydır. Yeryüzündeki olağan üstü besin üreten; ayrıca bitkiler arası tozlaşma katkısı olan bu varlıklar titizlikle korunmalı, diyoruz ama ne yazık ki bazı kesimlerce denek olarak da kullanılmakta. İklim değişikliği ile tozlaşma sürecinin yaklaşık 20 gün erkene kayması ve bahçecilikte kullanılan aşırı dozdaki kimyasallarla, her geçen yıl sayıları da türleri de azalıyor. Bunlar da işin en üzücü yanları.
Çok değerli bilgiler,
Yeryüzünde 20 .000 arı türü bulunuyor. Bir kovan içinde 90.000 misafir arı nulunuyor. Kraliçe arı, Erkek arı, İşci arılar var. Arıların yaptıkları bal, bizim için çok kıymetli. Arılar iyiki var.