Çok zamanki gibi anlatımıma değerli Ağabeyim Müfit Ekdal’dan okuduklarımla başlayacağım. Müfit Ekdal anlatıyor.
“ Whitall ailesi 1809 yılında İngiltere Liverpool’den İzmir Bornova’ya gelip yerleşmiş ve ticarette büyük paralar kazanmıştır. Ailenin 2. Neslinden Charlton Whittall İngiltere de Bowdon kolejde okumuş ve mezun olunca 1873 te İzmir’e değil İstanbul’a dönmüş ve Moda Palas otelinin yanında bir arazi alarak Modalı olmuştur. 1907 senesinde ise komşusu olduğu Stevanoviç’in muhteşem villasını satın almış. Bu aile bundan sonra 4. Ve 5. Kuşak olarak bu villada yaşamlarına devam etmişlerdir.”
Alınan köşkün yeri bu gün herkesin bildiği dondurmacı Ali’nin olduğu sokaktır. Bahçesinde ise çocukluğumuzun yazlık Moda sineması vardı. Whittall ailesi bu villanın bahçesine çocukları için bir çok ev inşa etmiş ve yakın bir yere hala açık olan Anglikan Moda kilisesini yaptırmışlardır. Bu evin üstünde bir kule ve orada bir saat varmış, bu yüzden Modalılar kuleli ev derlermiş. 1954 senesinde bütün bu muazzam villalar yıkılıp yerlerine apartmanlar yapılmış.
Bu ailenin zenginliğini ve spor ve av merakını anlatmak isterim. Charlton Whittall’un akrabası Edouard Giraud İzmir’in en ünlü yat yarışçısı idi. Kendisi de bir yelken sevdalısı idi. 1900’lerin başında Moda’da startboat sınıfında bir yarış düzenledi. Bu yarışı evinin balkonundan seyir etmek için rotayı Mühürdar önlerine kurdurdu. Bu yarışa İngiliz, Fransız; İtalyan şampiyonlarını davet etti. Tekneleri ile birlikte her türlü masraflarını karşıladı. Sonunda 15 teknenin katıldığı Türkiye’nin gördüğü en kalabalık starboat yarışı burada oldu ve ünlü konukları ile evinin balkonundan seyretti. Olimpik bir sınıf Modada görkemli bir yarış yaptı.
Whittall’lerin Moda’dan başka Pendik’te bir yazlıkları ve “Red House” dedikleri Alemdağ’da bir av köşkleri vardı. Kendileri devamlı misafirlerini tekne ile Pendik’e köşke veya Alemdağ’a avlanmaya götürürlerdi. Varlıkları olağan üstüydü ve gelen misafirlerini muazzam ağırlarlar onlara üst seviye bir aristokrat hayatı yaşatırlardı. Sırf avcılık yapmazlar çevre hayatı bilim adamı gibi izler ve bu günlere yazılı belgeler bırakırlardı.
Elime 1951 senesinin bir Av ve Deniz dergisi geçti, Burada bir Witthall’ün Diyarıbakırlı avcılarla olan bir yazışması var . Yeni bir keklik türü gördüklerini ve ayaklarının kırmızı değil kirli görünüşlü olduğunu paylaşıyorlar.
Sizlere arşivimden Moda Wittall çıkmazındaki evlerini, misafirlerini yatla Pendik’teki yazlıklarını yollamalarını, ailece yapılan Alemdağ’daki bir av partisi resmini, düzenlediği mühürdar Starboat yarışının görsellerini arşivimden paylaşıyorum. Ayrıca dergideki keklik türü hakkındaki yazışmaya da ilave ettim.
Bunlara bakıp Whitall dükalığının zenginliği hakkında bir fikir vermek istedim. Moda’da su sporları sayelerinde başladı, yaban hayatı sayelerinde belgelendi, İngiltere’den Futbol ve Tenis onların sayesinde Osmanlıya geldi. Halktan kopuk aristokratlardı ama bir çok yenilik getirdiler…
Seyhun Binzet